EYLÜL 2013
Athanasios Komianos tarafından
Estonya’dayken Amerikalı bir müşterimden, geçen yıl yaptığımız seanstan sonra kendini harika hissettiğini ve bir arkadaşının kendisine sorduğunu söylediği bir e-posta aldım: ” Jane, ölüme yakın bir deneyim yaşadın mı? ” “Ölüme yakın bir deneyim yaşıyorum!” dedim. Neden böyle hissettiğini biliyor musunuz? Çünkü acı dolu ölümünü ve ardından öbür dünyayı yaşadı ve görünen o ki farkı yaratan da tam olarak bu.
30 Ağustos’ta Uluslararası Ölüme Yakın Araştırmalar Derneği’nin(IANDS) Arlington Virginia’daki Yıllık Kongresi’nde bir sunum yapacağım. Bu sunumun başlığı Bir ÖYD Yaşamadan ÖYD’nin Faydalarını Değerlendirmek.
Hepiniz ÖYD yaşadıklarında insanlara ne olduğunu biliyorsunuz. Dönüşüme uğrarlar. Yaşamları kökten değişir çünkü fiziksel ölümle hiçbir şeyin sona ermediğini anlarlar. Bu özel deneyim 
yaşam perspektiflerinde bir değişim için katalizördür. Ayrıca, hepiniz ÖYD’lerin ortak özelliklerini duymuşsunuzdur: beden dışı deneyim, tünel, refakatçiler, yaşamın gözden geçirilmesi, yargıçlar, evrensel sevgi hissi, geçilmemesi gereken sınır vs. Ayrıca ÖYD’lerin benzersiz olduğunu, hiçbirinin diğerine benzemediğini ve az önce bahsedilen özelliklerin hepsinin ÖYD’lerde görülmediğini de biliyorsunuz. Ayrıca olumsuz ÖYD’ler, deneyimleyenler üzerinde derin bir etki bırakan korkunç ÖYD’ler olduğunu da bilmelisiniz. Ancak tekrarladığım tüm bunların özü, böyle bir deneyimden sonra insanların ölümün bir geçişten başka bir şey olmadığına dair güçlü bir inanca sahip olmalarıdır.
Şimdi, bu size bir şey çağrıştırıyor mu? Regresyon terapistleri olarak hepiniz terapi sırasında danışanlarınızla benzer sahneler yaşamadınız mı? Bir geçmiş yaşam regresyonunun en etkileyici kısmı nedir? Benim için ölüm sahnesi. Eski kişiliğin fiziksel bedeni aracılığıyla görülen ölüm sahnesi, yukarıdan görülen ölüm sahnesi, sevilen kişilerin yası aracılığıyla görülen ölüm sahnesi, vs. Dolayısıyla, bir seans sırasında hissedilen ölüm sahnesi, bir kişinin PLT seansı sırasında yaşayabileceği en hayat değiştirici olaydır. Neden böyledir? Çünkü hayata bakış açısını değiştirir, her şeyin bu hayatta halledilmek zorunda olmadığını, başka bir şansın (ve başka bir şansın ve başka bir şansın) daha olacağını fark etmenizi sağlar. Peki ama kadim gizemlerin konumuzla ne ilgisi var? Aslında var. Antik gizemler, özellikle de antik Yunan’da ve özellikle Eleusis kentinde uygulananlar, tam da en büyük öneme sahip olanlardır. Atina’daki Altın Çağ mucizesinin sadece tarihsel bir tesadüf olduğunu mu düşünüyorsunuz? Kesinlikle hayır. Aksine, tam da antik çağda toplumsal yaşamın tüm önemli figürleri bu Gizemlere inisiyasyondan geçtiği için gerçekleşmiştir. Eğer bu binlerce yıllık gelenekten bir şeyler saklanacaksa, bu Parthenon ya da görkemli tapınaklar, komediler ya da trajediler değildir. Eğer bir kişi antik Yunan geleneğinin özünü gerçekten kavramak istiyorsa, bir yandan kuluçka ve rüya ile şifa sürecini incelemeli, diğer yandan da Eleusinian Gizemlerini derinlemesine araştırmalıdır. Bu kadim insanlar için öte dünya okuryazarlığı, bu yaşamdan öte dünyaya geçmek için bir ön koşuldu. Gizemler de tam olarak buydu. İnsan zihninin derinliklerine ve ölümün doğasına dair derin, uzun ve dönüştürücü bir “deneyimsel atölye” idi. Platon’un dediği gibi, Gizemlerin nihai tasarımı bizi ruhani iyiliğin mükemmel bir zevkine vardığımız ilkelere geri götürmekti. “Dolayısıyla Yunanlılar bu canlandırmaya katılarak aslında eşsiz ve yaşamı dönüştüren bir inisiyasyon sürecinden geçiyorlardı ve aynı zamanda onlara ilahi olanı görme fırsatı veriyorlardı. Önce kendi korkularıyla ve kendi eylemleriyle yüzleşmeleri, sonra da ışığa doğru bakmayı düşünmeden önce üzerinde çalışılması gereken gölge kısmını fark etmeleri gerekiyordu. İşte bu yüzden tüm bu “melek-terapisi” modasını çok etkisiz buluyorum, olayların karanlık tarafına dokunmayı reddediyor. Hans TenDam’ın çok güzel bir şekilde ifade ettiği gibi, “yukarı çıkmadan önce aşağı inmeniz gerekir”.
Bence kadim gizemlere benzeyen en yakın deneyim bir ÖYD ya da geçmiş yaşam regresyonudur. ÖYD talep üzerine sahip olabileceğimiz bir şey olmadığından ve biraz fazla riskli olacağını varsaydığımdan, hepimizin arkadaşlarımıza, mahallelerinde çok az bir miktar para karşılığında (ne kadar etkili olduğunu düşünürseniz gerçekten çok azdır) bir seansla hayatlarını dönüştürecek çok iyi bir regresyon terapisti bildiklerini fısıldamalarını öneriyorum.
Not: Adımın A-Thanatos yani Ölümsüz anlamına geldiğini öğrenmenin zamanı geldi .. Benim adım bana (bunu okuyan sizler gibi) ölümsüz olduğumuzu hatırlatıyor.
——————————————–
“Atina’nızın ortaya koyduğu ve insan yaşamına katkıda bulunduğu birçok mükemmel ve gerçekten ilahi kurum arasında, bence hiçbiri bu gizemlerden daha iyi değildir. Çünkü onların sayesinde barbar ve vahşi yaşam tarzımızdan kurtulduk, eğitildik ve uygarlık düzeyine ulaştık; ve ayinlere “inisiyasyon” dendiği gibi, gerçekte biz de onlardan yaşamın başlangıcını öğrendik ve yalnızca mutlu yaşamak için değil, aynı zamanda daha iyi bir umutla ölmek için de güç kazandık. .”
-Cicero, Kanunlar II, xiv, 36
